Seray Sever Çocuk İsteyenleri Uyardı! ‘’Tedavilere bir ev parası harcadım’’

Seray Sever Çocuk İsteyenleri Uyardı! ‘’Tedavilere bir ev parası harcadım’’
İkiz bebek bekleyen Seray Sever’den çok özel açıklamalar… Uzun uğraşlar sonrası hamile kalabilen 48 yaşındaki oyuncu, zorlu sürecini anlattı. Çiftleri uyardı. Dikkat edin!...

Ünlü oyuncu, sunucu Seray Sever, 2018 yılında kendinden 10 yaş küçük Eray Sünbül’le nikah masasına oturmuştu. Son olarak 2019 yılında Tv8 ekranlarında Uğurkan Erez, Kemal Doğulu ve Gülşah Saraçoğlu ile Doya Doya Moda programında sunuculuk yapmıştı. Programın bitmesiyle inzivaya çekilen sunucu Seray Sever sessizliğini ikiz bebekleri olacağı müjdesi ile bozmuştu. 27 Şubat 1973 doğumlu olan Seray Sever 48 yaşında uzun uğraşlar ile hamile kalmıştı. Şuan hamileliğinin 32.haftasına giren oyuncu, doğumu için gün sayıyor. Seray Sever ikiz kız bebeklerini kucağına almayı beklediği şu günlerde Hürriyet gazetesinden Orkun Ün’e röportaj verdi. Hamile kalma sürecini, hamileliğini, bu süreçte kovitten kaybettiği babasını anlattı. Seray Sever çiftleri de uyardı. Dikkat edin dolandırıcılara paranızı kaptırmayın dedi. İşte o röportajdan özel anlar…

Dolandırıcılara Dikkat Edin!

 ‘48 yaşındaki hamileliğine ‘mucize’ diyebilir miyim?’

- ‘’2018’de evlendik biz Eray’la (Sünbül). O sene 8 kere denedik. Sonra zaten televizyon programım başladı. Vücudum çok yorulmuştu.

Çok sevdiğim bir bütünsel tıp doktorum var; Mustafa Yaşar. O toparladı beni. Doğal takviyelerle vücudumu sıfırladık.

Kadınlarda zamanla yumurta rezervi azalır ama benim bu tedavilerden sonra rezervim iki-üç katına çıktı.’’

‘Sanırım dev bir doktor ve dost kadrosuyla yürüttün süreci...’

- ‘’Tabii tabii... Mesela çok yakın dostum olan, sizlerin ‘ünlülerin estetisyeni’ diye bildiğiniz Ayşe Yıldız var. Onun çok desteği oldu. Doğumu gerçekleştirecek Murat Emanetoğlu da her gün beni sıkı takipte.’’

Peki, hamile kalmak için yapılan tüm bu tedaviler sende nasıl etkiler yarattı?

- ‘’Ahh ahh... Onu en iyi o dönem yapımcım olan Feraye (Tanyolaç) bilir. Zaten hiperaktif biriyim ama hormonlar sayesinde 10-15 katına çıktı hiperaktifliğim. Çok çabuk yükseliyordum. O süreçte seni beynin ya da kalbin yönetmiyor, kontrol hormonlarda oluyor.’’

Kadınlar bu süreçte ne gibi hatalar yapıyor?

- ‘’10-15 kere üst üste deneyenler oluyor. Oysa birkaç kere denedikten sonra tekrar vücudu toparlayıp sonra devam etmekte fayda var. Kadınlar ‘Acaba zamanım geçiyor mu’, ‘Ne yapacağım’, ‘Olacak mı, olmayacak mı’ diye panik yapıyor. Tüp bebek denemesine gidiyorum; hep 20’li yaşlardaki kızlar. Yani şu dönemde hamile kalınamama gibi bir durum söz konusu. İnsanlar hamile kaldığımı duysun ve motive olsun istedim.’’

‘’Pes etmeden çabalayın’’ mesajı mı bu?

- ‘’Kadınlara önerim çabalasınlar ama doğru yerlerde, doğru şekilde çabalasınlar. Motivasyonlarını düşürmesinler. Ben bir ev parası harcadım bu süreçte. Bu işin tüccarları, dolandırıcıları var. Onların eline düşerseniz yandınız. Ben düştüm. Allah korudu. Hamile kalmak isteyen kadınlar, haklı olarak her duyduğuna inanmak istiyor. Çünkü muhtaçlar.

O yüzden yanlış ellere gidiyorlar. Bütünsel tıptan bahsettim, ‘’2 yıl yaptım’’ dedim. Ama kadınların bunu 2 yıl yapmasına gerek yok, 3-4 ay vücudu toparlamak için yeterli bir süre.

‘’Annem de 48 Yaşında Hamile Kalmıştı’’

Gelelim mi 48’in mucizesine?

- ‘’Gerçekten mucize... Ben 45 yaşında evlendim ve çok denedik. Fakat önemli bir detay vardı hayatımda. Annem 48 yaşında doğal yollardan hamile kalmıştı. Takdiri ilahi bazı şeyler. Şu işe bakın ki ben de 48 yaşında hamile kaldım.’’

Gebelik riskli miydi?

- ‘’Doktorlar ‘riskli gebelik’ diyor. 8 olumsuz faktörün 4’ü bende var zaten. Hem yaş ileri, hem bebekler ikiz. Yani bunların hepsi risk yaratıyor ama diyorum ya, mucizelerle yaşıyorum şu dönemi.’’

Peki hamile olduğunu öğrendiğin gün neler oldu?

- ‘’Yine hormonlar yüzünden eşim Eray’a yükseldiğim bir gündü. Evden o sinirle çıktım. Hamile olduğumu öğrenince Eray’ı aradım. Zaten o mutlulukla tüm gerginlikler unutuluyor. Zor süreçti, zor. Önce test geliyor, bakıyorsun hamile miyim... Sonra gidiyorsun, kese göründü mü... Kese göründüyse, kalp atışı var mı... Her anı ayrı bir heyecan.

Gelelim klasik soruya, kaç kilo aldın?

- ‘’12-13 kilo aldım. Çok ilginç bir hamilelik süreci geçiriyorum. Şişen sadece karnım. (Gülüyor) Hiç midem bulanmadı. Her gün yürüyüşlerimi yaptım. O konuda sorunsuzdu diyebiliriz.’’

Çocuk İçin Evlilik Şart, Aksi Bencillik Olur

Çok denediğin için bir umutsuzluk oldu mu, ‘’Tamam yeter, bırakıyorum’’ dediğin anlar mesela...

- ‘’Ben dedim ki; bu yaz da denerim, olmuyorsa takdiri ilahi der geçerim. Belki bu hayat yolunda bebek yoktur diye düşündüm.’’

Çocuğu sen mi daha çok istiyordun, eşin mi?

- ‘’Eray çocuk meraklısı biri değildi. Çocuğumuz olmasa da bir şey değişmeyecekti. Fakat hamile olduğumu öğrendikten sonra çok değişti, bambaşka bir adam oldu.’’

Keşke çabalamaya daha erken başlasam, daha erken çocuğum olsaydı diyor musun?

- ‘’İlk kuralım ruh eşimi bulmaktı. Bana göre çocuk için evlilik şart çünkü. Aksi bencillik oluyor. Yapanlara lafım yok ama benim için böyle.’’

Adları Sofia ve Alya Olacak

Çocukların isimleri ne olacak?

- ‘’İkizlerden birinin ismi Sofia olacak. Eşim koydu. Biz tanışmadan önce bir ‘görüntü’ belirmiş ona. ‘Çocuğum oluyor ve adını Sofia koyuyordum’ diye anlatmıştı bana ilk tanıştığımızda. Diğer kızın ismini de ben koydum. Onun da adı Alya olacak. Harflerin enerjisine inanan biriyim. Baş harfi ‘A’ olsun istedim. Sofia duygusal bir isim, Alya ise daha kuvvetli, daha eril.’’

Yarının Garantisi Yok

Astrolojiyle de ilgilisin. Çocukların için bakıyor musun?

- ‘’Deli gibi bakıyorum. Sonra durup ‘Sen neyin hesabını yapıyorsun!’ diyorum. Bana yarının bile garantisi olmadığını öğretti Allah. Babam için haritaya bakarken çok ürktüm. Ben bu açılara bakmak istemiyorum dedim. Kötü açılar vardı.’’

‘’Çok İstediğim Bir Şey Geliyor… İnsallah Kayıp Vermeyiz dedim’’

8 Mart’ta baban Tamer Sever’i kaybettin. Başın sağ olsun...

- ‘’(Ağlıyor) Babam hastaneden çıkacaktı. Çantası, ayakkabısı her şeyi hazırdı. Bana ‘Sen git kızım’ dedi. Ben İstanbul’a döndüm.

Şimdi babamın 40’ı ile 52’si arası bu bebekler gelecek. Bakar mısın şu duruma... Belki çocuklarıma baktığımda babamın bir özelliğini göreceğim, bilmiyorum...

Kızların mı seni dik tutuyor bu süreçte?

- ‘’Hayattaki en büyük korkumla sınandım. (Ağlıyor) Kocama da dedim ‘Çok istediğim bir şey geliyor, inşallah bir kayıp vermeyiz’ diye. Babam benim hayattaki piramidimin tepesiydi. En iyi dostumdu.

Bir dediğim iki edilmedi. Benim bugün bir tane tektaşım varsa, babam aldı üniversiteye girdiğimde. Böyle bir babanın evladıyım.’’

‘’Çocuklar Gelmese Nefes Alamazdım’’

Ne hissediyorsun?

- ‘’Kelimelerle tarif edemiyorum. Artık babam ve annem bir torun görsün, kardeşim de evlenmedi demiştim. Bodrum’a gittiğim dönemde 8-9 ayı hep beraber geçirdik babamla. Çok diri, çok hoş bir adamdır babam.

Ama çok kronik rahatsızlığı vardı. En büyük mutlulukla ve en büyük acı aynı anda oldu hayatımda.

1.5 ay sonra babam kucağına torunlarını alacaktı. Planlar yapıyorduk.

Allah’tan çocuklar geliyor. Yoksa nefes alamazdım. Çok bağlıydım. Hayattaki en büyük aşkımla, korkumla sınandım. Vardır bir bildiği Allah’ın. İnançlı bir insanım. Burada bir sebep var.

Belki dünyanın ne kadar boş olduğunu görmem için, bilmiyorum.’’

‘’Şimdi Kendimle Oyun Oynuyorum’’

Sanırım çocukları düşünüp stresini onlara aktarmamaya çalışıyorsun...

- ‘’Evet, nefes almak, iki bebeğe bakmak durumundayım ve stresimi onlara geçirmemek zorundayım. Babamın cenazesi için Bodrum’a gittiğimde 2 gün boyunca karnımda hiç kımıldamadılar. O enerjiyi alıyorlar anneden. Oyun oynuyorum kendimle şimdi, babam hâlâ burada diyorum...

Ben gasilhaneye bile girdim, babamı öptüm, sarıldım, kaçmadım. Karşı koltukta oturan, her saniye her şeyi danıştığım babam. Ölümden de korkmuyorum artık. Bir insan öleceğini bilerek teselli bulur mu? İşte ben ondan teselli buluyorum.

Öldüğümde kavuşacağız diyorum. Birbirine çok bağlı bir aileyiz biz. Çok fena çok...

Bak mesela hemen hissettiler üzüldüğümü, tekmeliyor şu an bebekler. İlk tekmelerini de babamın hastaneye yattığı gün atmışlardı.’’

04-04-2022
Yazar Hakkında
Belma Arslan

Belma Arslan

1985 yılında Adapazarı'nda doğdu. 2008 Yılında Sakarya Üniversitesi Turizm ve Seyahat İşletmeciliğinden, 2011 yılında da Anadolu Üniversi .. devamı.. mail
Yorumlar